NEDEN OKUNMALI? “Normalleşme” sonrası yeniden alevlenen pandemide yeni kısıtlamalar kaçınılmaz oldu. Birçok ülke pandeminin ikinci dalgasına, ilkbahardaki gibi sert önlemlerle müdahale etmeyi düşünmüyordu. Ama artık birçok yerde alınan önlemlerin, vaka sayılarını ciddi anlamda düşürmediği anlaşıldı. Anlayışsız vatandaşlar, çelişkilere neden olan kurallar; üstüne üstlük Noel arifesinde. Kısıtlamalarda, karar vericilerin siyasi ve sosyolojik yapısı da bu “istisna hali”nin kurallarını belirliyor. Avrupa basını, Noel süresince devam edecek olan kısıtlamaları ve kısıtlamaların bazı tuhaflıklarını konuşurken, yıllardır “yılbaşı”nı Noel gibi kutlayan Türkiye’de, yılbaşı kutlamalarının yasaklanmasının yanı sıra, hafta sonu kısıtlamalarına, alkol satış yasağı da eklendi.

Okuma süresi: 2 dakika

“Normalleşme” sonrası yeniden alevlenen pandemide yeni kısıtlamalar kaçınılmaz oldu. Birçok ülke pandeminin ikinci dalgasına, ilkbahardaki gibi sert önlemlerle müdahale etmeyi düşünmüyordu. Ama artık birçok yerde alınan önlemlerin, vaka sayılarını ciddi anlamda düşürmediği anlaşıldı. Anlayışsız vatandaşlar, çelişkilere neden olan kurallar; üstüne üstlük Noel arifesinde. Kısıtlamalarda, karar vericilerin siyasi ve sosyolojik yapısı da bu “istisna hali”nin kurallarını belirliyor. Avrupa basını, Noel süresince devam edecek olan kısıtlamaları ve kısıtlamaların bazı tuhaflıklarını konuşurken, yıllardır “yılbaşı”nı Noel gibi kutlayan Türkiye’de, yılbaşı kutlamalarının yasaklanmasının yanı sıra, hafta sonu kısıtlamalarına, alkol satış yasağı da eklendi.

Daha kararlı bir yönetim lütfen!

Vaka sayılarının hızla arttığı Hollanda’da, halihazırdaki kısıtlamalar Noel tatilinde de kaldırılmayacak. Gazeteci Marcia Luyten De Volkskrant’taki köşesinde hükümetin cesur adımlar atmamasını eleştiriyor: “Şirketleri kurtarmak için masaya onlarca milyar avro koymaya kararlı olan devlet, iş pandemiyi kontrol altına almaya gelince, pek belirsiz ve cömert ifadeler kullanıyor. (…) Başbakan Mark Rutte, vatandaşlara kendilerini kontrol etmeleri çağrısı yapıyor ve kurallara yeterince uyulmamasına karşı uygulanan yetersiz yaptırımları ‘pragmatik’ olarak nitelendiriyor. Ama bir pandemide pragmatik olmak, herkesin gönülsüzce kendini kontrol etmesi değil, pandeminin kararlı bir şekilde yönetilmesidir. Rutte ve kabinesi, aldırmazlığı cezalandırabilecek ve ahlaki riskleri azaltabilecek tek merci.”

Tuhaf bir zihniyet dönüşümü

Noel tatilinde kısıtlamaları kaldırmayacak bir başka ülke de Macaristan. Magyar Hang, resmi bir gerekçe açıklanmamasına da şaşırmış: “Kararı, önce uzmanlarla görüşen Viktor Orbán verdi. Oysa kısa bir süre önce parlamentoda yaptığı bir konuşmada, uzmanların sözlerine inanıp inanmamanın kişinin keyfine göre değişebileceğini söylemişti. Bu yüzden Orbán’ın şimdi bu kararı vermesinin nedeni yoruma açık. Sonbahardaki kısıtlamalarda geç mi kaldı acaba? (…) Yoksa keyfi ona virologlara inanmasını mı söyledi? Yoksa, hükümete yakın düşünce kuruluşu Századvég tutup pandemiyle mücadele anketleri yapmaya mı başladı?”

Bu saatten sonra tek çare, ciddi bir darbe

Alman Leopoldina Ulusal Bilimler Akademisi, siyaseti yoğun, kısıtlayıcı önlemler almaya çağırdı: Okullar önümüzdeki haftadan itibaren kapatılsın, 10 Ocak’a kadar sert kısıtlamalar yürürlüğe sokulsun (…) Tagesspiegel tek çarenin bu olduğunu söylüyor: “Tekrar soruyoruz: Doğrusu bu mu? Daha iyi, başka bir yol yok mu? Aslında var (…) Ama şimdiye kadar ölçülü, dengeli, esnek, dayanışmacı, bilime dayanan, bilimin eksiklerini kabul eden, lojistik ve teknolojik olarak etkili ve güvenilir bir iletişim içinde tepki vermeyi beceremediğimiz apaçık ortaya çıkıyor. İnsanlar kendilerini güvende hissetmek istiyor artık, keza ekonomi de öyle. Bu hedefe akıllıca ulaşamazsak, Noel’i bir kenara bırakıp salgına ciddi bir darbe indirmeliyiz.”

Alın size Noel hediyesi

Új Szó, Slovakya’da pandemiyle mücadeledeki belirsizliklerin Noel’e kadar değişeceğini düşünmüyor: “Bütün Slovak basını, halk, hatta Başbakan Zuzana Čaputová bile, altı ayı aşkın bir süredir önlemlerin her beş dakikada bir değiştirilmemesini, bu kararları uzmanların alması gerektiğini söylüyor. Ayrıca şeffaf ve açık bir iletişim istiyorlar. (…) Ama hükümetin Noel arifesinde, Aziz Nikolaos gününde verdiği hediye kaos ve hayal kırıklığından ibaret. Görünüşe göre Noel’de de yeni kısıtlamalar gelecek.”

Benzin var, ama cam silmek için su veremeyiz

Letonya’da birkaç gündür öncelikle mağazalarla ve dükkanlarla ilgili yeni kurallar yürürlükte. Hafta sonlarında belli ürünlerin satılması yasak. Neatkarīgā bu kısıtlamanın mantığını anlayamamış: “Son kısıtlamalar her yer için geçerli, taşranın en ücra köşesindeki küçük bir dükkan için bile. Neyse ki kısıtlamaya tabi olmadan hayvan yemi, gazete ve bilet satmak mümkün. (…) Ama eldivenlerin, çorapların, çizmelerin üstü kocaman naylonlarla kapatılmış. Dezenfektan bile satın alamamak çok saçma. Benzin istasyonlarında otomobil ürünleri satılamıyor. Nasıl yorumlamak lazım bunu? Oto cam temizlik ürünü biten ya da farları için yeni bir ampule ihtiyacı olan biri, benzin aldıktan sonra yola çıkıp karanlıkta ağaca mı toslasın yani? (…) Oysa fren hidrolik sıvısı satın almak sadece bir dakika sürer.”

Büyükanne ve Büyükbabalar İçin Koşullu İzin

Avusturya’dan Türkçe yayın yapan Virgül gazetesinin haberine göre, Avusturya bir yandan 7 Aralık’ta karantinada gevşemeye gitmeyi kararlaştırırken diğer yandan halkın birbirleriyle olan temasına kısıtlama getirdi.

“Kovid-19 Acil Durum Önlemleri Yönetmeliği’’ uyarınca 27 Aralık 2020 Cuma gününden itibaren, “yakın akraba çerçevesi” daraltılarak sadece aile bireyleri yakın akraba olarak tanımlandı. Buna göre, anne-baba ve onlardan olan çocuklar birbirlerinin yakın akrabası statüsünde değerlendirilecek. Yani kuzen veya amca ve dayı gibi birinci dereceden akrabalarla iletişime geçmek yasaklandı. Bununla beraber, ailelerin bakıma muhtaç engelli veya reşit olmayan çocuklarına, büyükanne-büyükbabalar ve profesyonel bakıcılar bakabilecek.


Derleyen: Tanju Aşanel Düzeltme: Deniz Vural


Bir Yorum Yazın